Tehlike Altındaki Diller Ağı (TADNET) çatısı altında toplanan ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan dilleri yaşatmak için yola çıkan 7 sivil toplum kuruluşu 21 Şubat Uluslararası Anadil Günü’nde bir araya geldi.
Laz Enstitüsü, İstanbul Kafkas Kültür Derneği, İstanbul Pomak Kültür Derneği, Zaza-Der, Hemşin Kültürünü Araştırma ve Yaşatma Derneği (HADİG), Midyat Süryani Kültür Merkezi, süryaniler.com’un işbirliğinde düzenlenen buluşmanın adresi İstanbul Üsküdar Altunizade Kültür Merkezi’ydi.
Tehlike Altındaki Diller Ağı (TADNET) çatısı altında toplanan ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan dilleri yaşatmak için yola çıkan 7 sivil toplum kuruluşu 21 Şubat Uluslararası Anadil Günü’nde bir araya geldi. [/caption]
Anadil Günü buluşmasında farklı dilllerden şarkılar, türküler söylendi, Laz, Süryani, Çerkes ve Zaza mutfaklarından lezzetlerin tadına bakıldı. Diller farklı olsa da söylenmek istenen aynıydı, dillerin, değerlerin yaşatılması için sesi kısılan tüm dillerin ortak çığlığı yükseldi salondan…
Programda Laz- Çerkes Sivil Toplum Ağı Projesi Koordinatörü Eylem Bostancı proje kapsamında oluşturulan Tehlike Altındaki Diller Ağı TADNET’in amacını ve önemini anlattı. Bostancı, başta Laz Enstitüsü olmak üzere TADNET çatısı altında olan her topluluğun dilini korumak ve yaşatmak için çalıştığının altını çizdi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“TADNET olarak, bugüne kadar sesi yeterince duyulmayan dillerin sesi olmak, bu dilleri konuşan halkların temsiliyetlerini yükseltmek ve yüksek sesle biz de buradayız demek üzere varız.”
İstanbul Pomak Kültür Derneği Başkanı Bayram Erat ise konuşmasında anadilin önemine vurgu yaptı. Erat, “Bizler, yok olma tehlikesi altındaki dillerimizi şehirlere, çağdaş dünyaya uydurmaya çalışıyoruz ve birlikte bir yol bulacağız. Bu yol ile kimliğimizi, dilimizi, kültürümüzü yaşatacağız. Tehlike Altındaki Diller Ağı TADNET olarak masallarımızı birlikte anlatacağız, türkülerimizi birlikte söyleyeceğiz, yeni bir ses, yeni bir fikir, yeni bir enerji olacağız. Ustanın dediği gibi, Bir ağaç gibi tek ve hür, bir orman gibi kardeşçesine…” ifadelerine yer verdi.
İstanbul Okan Üniversitesi Öğretim Üyesi Doktor Murat Topçu-Papşu ise İstanbul Kafkas Kültür Derneği adına söz aldı. Papşu, tehlike altındaki dillerin eğitim öğretim hayatındaki yerine değindi. Türkiye’de konuşulan dillerin tam bir envanterinin çıkarılmadığını, bu dilleri korumak ve geliştirmek için bir programın olmadığını belirten Papşu, okullarda “Yaşayan Diller ve Lehçeler” adı altında seçmeli ders olarak okutulan 8 dil bulunmasına rağmen bu derslerin seçimi ve sınıf oluşturulması ile ilgili çeşitli sorunlar yaşandığını ifade etti.
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi, Yabancı Diller Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Doktor Yasemin Oral ise “Tehlike Altındaki Diller Bağlamında Anadili” sunumunda dünyada ve Türkiye’de tehlike altındaki dillere ilişkin istatistiksel verileri paylaştı.
Akademisyenler kürsüyü bir de çocuk konuşmacıya teslim etti. Zaza-Der’den Zelal Kocadağ’ın anadili ve çocukluk üzerine yaptığı konuşma salondakilerden büyük alkış aldı.
Programda Tehlike Altındaki Diller Müzik Dinletisi ile konuklara eşsiz bir müzik ziyafeti sunuldu. Romanes dilinde şarkılar söyleyen Amare Gilav grubu ile başlayan dinletide Bahar & Anıl Gündüz Zazaca, Gökhan Alptekin Lazca, Deju Gub korosu ise Çerkesçe şarkılar ile dinleyenlere keyif dolu dakikalar yaşattılar. Tehlike altındaki farklı dillerde şarkılar söyleyen çocuk müzisyen Jara Çimen ise performansıyla göz doldurdu.
Sunuculuğunu Zaza-Der’den Şükran Lilek Yılmaz’ın yaptığı etkinlikte, TADNET tanıtım filmi ile “Karşılaşmalar” isimli Süryanice konulu kısa film gösterildi.
Ayrıca etkinlik alanında farkındalık oluşturulması amacıyla dillerin tehlike altında oluşuna dikkat çeken çok sayıda posterin yer aldığı bir sergiye yer verildi.
Programın sonunda tüm katılımcılara etkinlik anısına TADNET çantası ve tehlike altındaki diller ile ilgili görselleri barındıran küçük fotoblok görseller hediye edildi.
TADNET